Red Bull Half Court, dünyanın en iyi sokak basketbolcularını arıyor! Bu sene sokak kültürü ile basketbolu bir araya getirme amacıyla yola çıkan Red Bull Half Court, oyunun yanı sıra katılımcılara sıra dışı tasarlanmış basketbol sahalarında maç yapmayı vadediyor. Şimdi ise basketbolun temellerine inme vakti.
1. James Naismith basketbolu icat etti
1891'de Massachusetts'teki YMCA'in patronu James Naismith'ten kışın iç mekanda yapılabilecek bir aktiviteyi hayata geçirmesi istendi. Bunu gerçekleştiren Naismith, o tarihten sonra basketbolu icat eden isim olarak kabul edildi. Bir beden eğitimi öğretmeni olan Naismith, aynı zamanda basketbolun kural kitabını yazdı ve Kansas Üniversitesi'nde bir basketbol programını hayata geçirdi.
2. Basketbol daha farklı bir topla oynanıyordu
Kulağa tuhaf gelse de, basketbol başlangıçta bir futbol topu ve pota olarak kullanılan şeftali sepetleriyle oynanıyordu. Hakemler, bir oyuncu her basket attığında topu almak zorundaydı. 1900 yılında, bugün bildiğimiz yaylı potalar oyuna adapte edildi. Ve daha sonra topun seyircilere gitmesini önlemek amacıyla arkalıklar takıldı.
3. Dribbling yasaktı
Oyuncular asla topla birlikte hareket edemezlerdi. Bunun yerine, her oyuncu durduğu yerden pas atmak atmak zorundaydı. Top sürerek oynamaya başlayan ilk takım 1897'de Yale olmuştu. Ve devam eden dört yılda dribbling kuralları resmi hâle geldi.
Bir diğer önemli basketbol hamlesi olan smaç, 1967-1968 sezonundan 1976-1977 sezonuna kadar yasaktı.
4. İki takım da daha fazla oyuncuyla oynuyordu.
Aslında taraflar için oyuncu sayısı belirtilmiyordu. Naismith iç mekanda kışın yapılabilecek bir spor icat etti ve oynamak isteyen herkesi dahil etmek için esnek bir oyun planlamıştı. Bir süre için, toplam oyuncu sayısı her taraf için dokuz, toplamda on sekiz olarak düşünülmüştü.
5. Fauller
Rakibe omuz atmak, tutmak, itmek, düşürmek veya başka bir şekilde vurmak tamamen yasaktı. Bununla birlikte, bu tür hareketler bir dördüncü defadan fazla yapıldığı anda, o oyuncu için diskalifiye anlamına gelen kuralın ortaya çıktı. Tüm bunlar, 1910'a kadar asla faul olarak kabul edilmiyordu. Bu sayı, 1946'da Amerika Basketbol Birliği'nin (Ulusal Basketbol Birliği) temel kurallarında ilk önce beşe ve sonraki yıl altıya çıkarıldı.
6. Hakemler oyun süreleri için saat kullanırlardı
O dönemler, hakemlerin görevlerinden bir tanesi da maçın süresini takip etmekti. Ancak henüz, takımların zaman geçirme taktiklerinin önüne geçmek için 24 dakikalık hücum süresi kuralı yürürlüğe geçmemişti.
7. Maçlar daha kısa sürüyordu
Naismith, oyunu 15 dakikalık iki devre olarak düşünmüştü. Ve iki devre arasında beş dakikalık bir ara vardı.
8. 1979 NCAA turnuvası ise gerçek basketbolun miladı oldu
Kolej basketbolu, günümüzde de basketbolun en popüler dallarından biri olmaya devam ediyor. Spor tarihinin en önemli maçlarından bir tanesi de 1979 NCAA turnuvasında Michigan State ile Indiana State arasında oynanan basketbol maçıydı. Bu turnuvadan önce birbirleri ile hiç karşılaşmamış olan Magic Johnson ve Larry Bird ilk kez burada ilk kez kozlarını paylaştılar. Dolayısıyla bu maç, basketbolun harikalar diyarına girişin de habercisi oldu.
9. 1913'te topa sahip olma kuralları değişti
Topa sahip olma kuralları, her zaman bugünkü gibi değildi. 1913'ten önce, topun her saha dışına çıkışında hakem topu alıp sahaya atıyordu ve topa dokunan ilk oyuncunun takımı topa sahip oluyordu. Kurallar, oyuncu sakatlıklarının sayısındaki artış nedeniyle değişti.
10. Michael Jordan, kendi ayakkabılarını giydiği için ceza ödedi
Michael Jordan'ın, rekor satış rakamlarıyla dünyayı sallayan ikonik ayakkabı markası Air Jordan'ı elbette biliyorsun. Ancak, bu ayakkabıların eskiden NBA kıyafet kurallarına aykırı olduğunu bilmiyor olabilirsin. Michael Jordan, oyunu onlarsız oynamaktansa, her giydiğinde NBA'e bunun cezasını ödedi. NBA, sonunda bu ayakkabıların ligde giyilmesine izin verdi.
11. Biraz da Basketbol Terimleri: Smaç nedir? Steps nedir?
Basketbol tutkunlarını en fazla heyecanlandıran hareketlerin başında smaç geliyor. Smaç basitçe, basketbolcunun topu eliyle çembere vurarak sayı bulması olarak tarif edilebilir. Kalabalıklara heyecan veren bu hareket oyunun en keyifli taraflarından biri.
Steps ise kısaca bu oyunun hayal kırıklığı. Oyuncunun topu yere sektirmeden hareket etmesi olarak tanımlayabileceğimiz bu durum, desteklediğiniz takımın başına geldiğinde elem ve kedere neden olurken, rakip takıma çalındığında ise çölde bir vaha hissi uyandırır.