Bir Oyun Daha
The Finals’ı anlatmaya yapımcı stüdyodan başlamak en doğrusu olur. Efsanevi Battlefield serisini geliştiren İsveçli stüdyo DICE’ı duymayan yoktur. Yaklaşık 20 yıl boyunca DICE’ın başında bulunan Patrick Söderlund, 2018 yılında görevinden ayrıldı ve Embark Studios’u kurdu. Yanına eski DICE çalışanlarından bazı isimleri kattıktan sonra ise The Finals üzerinde çalışmaya başladı.
01
The Finals nasıl bir oyun?
The Finals, oyuncuların üçer kişilik takımlar halinde karşı karşıya geldiği bir oyun. Oyundaki temel amaç, maç sonuna kadar belirli miktardaki parayı toplayan ilk takım olmak. Bu süreçte farklı silahlar ve ekipmanlar kullanarak rakipleri alt etmek mümkün. Daha da önemlisi, oyunun yıkılabilir çevre mekaniklerini stratejik şekilde kullanmak oyunu çok daha eğlenceli hale getiriyor.
Oyunda birçok farklı silah ve bir o kadar ekipman mevcut. Silahlar ve bazı ekipmanlar direkt olarak rakiplere hasar verirken, bazı ekipmanlar ise taktiksel çeşitlilik sunuyor. Tüm bunlar yıkılabilir çevre ile birleşince zaman zaman fazlasıyla kaotik anlar yaşanabiliyor. Öte yandan oyunda şimdilik iki farklı oyun modunun yanı sıra dereceli maç ve turnuva sistemi de yer alıyor.
02
The Finals nasıl oynanıyor?
En başta oyunun tamamen ücretsiz olduğunu belirteyim. PC, PlayStation 5 ve Xbox Series X|S için geliştirilen oyunu ücretsiz indirip oynayabilirsin. PC sürümü Steam’de ve konsol sürümleri konsolların dijital mağazalarında yer alıyor. Gerçek para ile satın alınan içerikler sadece kozmetik ve haliyle oynanışa etki etmiyor. Bu nedenle adil bir oyun ortamı bulunduğunu söyleyebilirim.
Oyun üçer kişilik takımlar arasında oynanıyor ve temel amaç para toplamak. Bunun için ilk olarak haritada beliren para kasalarına (vault) gitmek gerekiyor. Bu kasalara gidip dokununca bir geri sayım başlıyor ve para kasası kısa süre içinde taşınabilir hale geliyor. Bu noktadan sonra ise oyunculardan biri kasayı alıyor ve yükleme noktalarından (cashout station) birine götürüyor.
Para kasalarını taşımak kolay değil çünkü hem taşıyan kişi silah kullanamıyor hem de rakip oyuncular tarafından görülebilir oluyor. Asıl tantana ise kasanın yükleme noktasına teslimi ile başlıyor. Paranın takım hesabına geçmesi için belli bir süre lazım ve rakipler bu noktanın kontrolünü çabucak ele geçirebiliyor. Haliyle doğru şekilde konumlanıp alan savunması yapmak gerekiyor.
The Finals’ta zafere giden yol paradan geçiyor ve kasalar dışında rakipleri alt etmek de para kazandırıyor. Zaten oyunda silahlar ile vurulan rakiplerden de kan çıkmıyor, onun yerine yine paralar havada uçuşuyor. Bir rakip alt edilince adeta bir balon gibi patlıyor ve yere paralar dökülüyor. Quick Cash modunda bunun pek anlamı yok ancak asıl rekabet de Bank It’te gerçekleşiyor.
Quick Cash’te üç takım karşı karşıya geliyor ve 10.000$’lık iki kasayı yükleme noktasından geçiren takım maçı kazanıyor. Bank It’te ise dört takım karşı karşıya geliyor ve paralar yükleme noktalarına direkt yüklenebiliyor. Üstelik para taşıyan rakipler alt edilerek taşıdıkları parayı çalmak da mümkün. Buradaki hedef 40.000$’a ulaşmak ya da süre bitince en çok paraya sahip olmak.
The Finals’ın ilginç yanlarından biri de şimdilik sadece dört haritaya (Las Vegas, Monaco, Seoul, Skyway Stadium) sahip olsa da haritaların farklı varyasyonlarının bulunması. Haritaların standart halleri dışında şantiyelerle dolu Under Construction ve hareketli platformların yer aldığı Moving Platforms dahil olmak üzere altı varyasyona sahip olması aksiyona çeşitlilik katıyor.
03
The Finals’taki sınıflar, silahlar, ekipmanlar neler?
Oyunda kendine has yetenekleri, silah ve ekipmanları olan üç sınıf yer alıyor. Light, boyut olarak küçük ve hareket kabiliyeti yüksek olan sınıf. Medium, en dengeli ve belki de yeni oyuncular için en ideal sınıf. Heavy, boyut olarak büyük ve hareket kabiliyeti en düşük sınıf. Her birinin kendine has yetenekleri ve silahları olsa da ekipmanlar tarafında ortak seçenekler mevcut.
Maçlara girmeden önce envanter kısmından her sınıf için birer yetenek, birer silah ve üçer ekipman seçilebiliyor. Oyunun başında birçok seçenek kilitli olsa da üst üste maçlar yaptıkça “VR” kazanılıyor ve bunlar harcanarak tüm seçenekler erişilebilir hale getiriliyor. Öte yandan Battle Pass sayesinde hem silahlar hem de karakterler için ekstra kozmetik seçenekler kazanılabiliyor.
Ekipmanlar arasındaki bazı silah ve ekipmanlar yıkıcı güce sahip. Oyunu benzerlerinden ayıran en önemli detaylardan biri yıkılabilir çevre olunca bunların kullanımı büyük önem kazanıyor. Örneğin rakiplerden biri yükleme istasyonunu mu tutuyor? Bir alt kattan tavan yıkılarak istasyon alt kata indirilebiliyor. Benzer şekilde rakiplerin saklandığı hemen hemen her yeri yıkmak mümkün.
Oyunun geniş yetenek ve ekipman havuzunda takım arkadaşına sağlık basmayı sağlayan Healing Beam, yine ölen bir takım arkadaşını hızlıca hayata döndürmeyi sağlayan Defibrillator, rakiplerin yerini tespit etmeyi sağlayan Motion Sensor ve Sonar Grenade, kısa süreliğine görünmezlik sağlayan Cloaking Device ve duvarları yıkmayı sağlayan Charge 'n' Slam gibi etkili seçenekler mevcut.
04
The Finals sistem gereksinimleri neler?
Hızlı aksiyonu ve yıkılabilir çevre detayı birleşince sistemler için oldukça korkutucu gözüken The Finals için optimizasyon konusunda gayet iyi iş çıkarılmış. Yapısı itibariyle akıcı oynanışa ve bol çatışmaya sahip oyun, ortalama sistemlerde gayet iyi performans veriyor. Grafik kalitesini iyice artırmak içinse önerilen sistem gereksinimlerinin üstüne çıkmak gerekiyor tabii ki.
The Finals minimum sistem gereksinimleri
- Intel Core i5-6600K ya da AMD Ryzen R5 1600 işlemci
- NVIDIA GeForce GTX 1050 Ti ya da AMD Radeon RX 580 ekran kartı
- 12 GB bellek
- 18 GB disk alanı
The Finals önerilen sistem gereksinimleri
- Intel Core i5-9600K ya da AMD Ryzen 5 3600 işlemci
- NVIDIA GeForce RTX 2070 ya da AMD Radeon RX 5700 XT ekran kartı
- 16 GB bellek
- 18 GB disk alanı